Jeff Sutherland’ın Scrum kitabını bitirdikten sonra aklımda kalanları ve üzerine düşündüklerimi not almak istedim. Kitapta anlatılan Scrum metodolojisini ben bir çeşit iş yapma yöntemi olarak anlıyorum. Özellikle yazılım geliştirme projelerinde sıklıkla kullanılan bu yöntem Sutherland’in de kitapta belirttiği gibi farklı sektörlerdeki projelere de uygulanabilir ve hatta genel olarak yaşam tarzı olarak kabul edilebilir.
Scrum metodolojisinde proje kabaca 5-9 kişiden oluşan bir takım tarafından gerçekleştiriliyor. Bu takım projeyi hayata geçirebilecek tüm yetkinliklere sahip kişilerden oluşuyor. “Product Owner” rolündeki takım elemanı neyin yapılacağına karar veren ve bunun sorumluluğunu yükelenen kişi oluyor. Günümüzde bu role “Product Manager” dendiğini de sıklıkla duyuyorum. Hatta bazı şirketler Owner ve Manager pozisyonlarına farklı görev ve sorumluluklar veriyor. İsimlendirmenin ne olduğuna takılmadan bu rolün kabaca projede hangi özelliklerin ne zaman geliştirileceğine takımla birlikte karar veren kişiyi temsil ettiğini söyleyebilirim. Takımda bir de “Scrum Master” olarak geçen bir rol var. Bu rolün ana sorumluluğu takımın amacına yürürken karşılaştığı herhangi bir engelin ortadan kaldırılması ve yapılacakların en hızlı ve verimli şekilde yapılmasının sağlanması.
Projenin gerçekleştirilmesi için karşılaşılan zorlukların ortadan kaldırılmasından bahsetmişken Scrum denilince ilk akla gelen kavramlardan birisi olan “Stand-up Meeting” konusuna da değinmek isterim. Günlük olarak tüm takımın aynı saatte yaptığı ve bir önceki gün yaptıklarından ve bugün yapacaklarından kısaca bahsettiği bir toplantı. Fakat en önemlisi kendisini yavaşlatan veya işini daha iyi yapmasına mani olan bir şey varsa onu aktardığı toplantı. Böylece hedefe giderken karşılaşılan zorluklar hemen görünür oluyor hem de ortadan kaldırılması kolaylaşıyor. Bence Scrum yöntemini güçlü kılan en önemli özellikli bu. Genel olarak bu tarz yöntemlerin çevik sıfatına haketmesinin sağlayan özellik uzun bürokratik süreçlerde vakit kaybetmeden yapılması gerekenin ilgililere aktarılması ve harekete geçilmesi.
Kitap Scrum metodunda uygulanan belli başlı ritüellerin temel motivasyonlarını ikna edici şekilde ve örneklendirerek aktarıyor. Farklı vesilelerle duyduğum ve kendi hayatımda uygularken faydasının gördüğüm Pareto ve Kan-Ban gibi metodlardan da ilham alıyor olması kitabın bana daha yakın görünmesini ve bahsettiği farklı ritüellerin de bende uygulama heyecanı oluşturmasını sağladı.
Scrum yöntemi az kişiden oluşan şirketler için çok faydalı olacağını düşündüğüm bir yöntem, fakat büyük şirketler için bir takım dezavantajlar barındırıyor olabilir. Bununla birlikte büyük şirketlerin de bu yöntemden istifade ettiği hem kitapta anlatılıyor hem de farklı kaynaklardan daha önce işitmiştim. Bu sebeplerle düşüncemde pek de ısrarcı olamayacağım. Scrum uygulayan küçük şirketler içinde problemelere bulunan çözümlerden edinilen bilgi birikimi, herkesin takıma dahil olmasıyla, hızla tüm bireylere aktarılmış oluyor. Böylece benzer sıkıntıyı yaşayan kişi arkadaşının edindiği tecrübeyi kullanarak problemine hızla çözüm üretebilir. Büyük şirketler içinde Scrum takımlarının birbirlerinden bağımsız çalışmaları belki de bir takımın daha önce çözdüğü bir sorunu farklı bir takımın da aynı yollardan tekrar geçerek çözmesini gerektirebilir. Aslında daha önce keşfedilmiş olan kıta her takım için tekrar aynı efor harcanarak çözülmeyi gerektiriyormuş gibi geliyor bana. Kitapta farklı Scrum takımları arasında tecrübe aktarımının nasıl gerçekleştirileceği konusundan bahsedilmiyor, belki ben de kaçırmış olabilirim. Bahsettiğim problem Scrum’ın ilgi alanı olmayabilir. Çünkü, daha üst seviyeden çözülmesi gereken bir sorun denilse ona itiraz edecek değilim. Öte yandan, senin bu soruna çözüm önerin nedir denilirse belki birkaç önerim olabilir fakat eli yüzü düzgün Scrum gibi bir metodoloji önerebilecek durumda da değilim.
Sonuç olarak, hızlı değişen veye değişebilme ihtimali olan gereksinimlere haiz projeler geliştirirken farklı takımlar tarafından kullanılmış ve hala kullanılmaya devam edilen bu yöntemi derli toplu bir şekilde okuyarak öğrenmek isteyenlere önerebileceğim bir kitap.