Müzikle pek yakın ilgili değilim fakat hemen her gün sesli kitap dinliyorum. Daha önce sesli kitapla ilgili de bir yazı yazmıştım, ona da bu linkten ulaşılabilir (Kitap Dinlemek). Her gün bir saat kadar kulaklık kullanıyorum. İlk önce telefonumun içinden çıkan kablolu kulak içi kulaklığı kullanıyordum. Aslında uzun yıllar, orta okul döneminde walkman kullandığım zamanlardan beri, bu tip kulaklıkları kullandım. Sonrasında bluetooth kulaklıklarla tanıştım. İlk bluetooh kulaklığımı Çin’den uygun fiyatlı, kulak içi, iki kulaklığın kablo ile birbirine bağlı olduğu modellerden biri ile deneme fırsatı buldum. Bu ürünle her gün iş yerine girip çıkarken detektörden geçen biri olarak hayat kalitem bir anda yükseldi ve bir daha kablolu kulaklık almayı düşünmedim. Kablolu kulaklık ile kontrolden geçerken telefonu bırakmak için kulaklığı çıkarmak ve sonrasında tekrar takmak, arada dolaşan kabloyla cebelleşmek, dinleme keyfini sekteye uğratıyordu. Bu kulaklığı spor yaparken de kullanıyordum. Bu tip kulaklıklar için etraftan duyduğum kulaktan çıkma düşme gibi bir problem yaşamadım, fakat su geçirmez olmadığı için terleyince bozuldu. Bu kulaklıktan bir tane daha sipariş verdim ve spor haricinde kullanmaya başladım. İlk bluetooth kulaklığımı kullanırken true wireless olarak adlandırılan modellerden birini de yine Çin’den sipariş etmiştim. Fakat o kulaklıktan hiç memnun kalmadım. Hem bağlantı hem de malzeme kalitesi olarak oldukça kötüydü.
Sporda kullanamamam ve uzun süreli kullanımda kulağımı rahatsız etmesi sonucu bir de kulak üstü kulaklık almaya karar verdim ve Phlips SHB3075BL/00 aldım. Bu kulaklıktan o kadar memnun kaldım ki kulak için olanın pabucu dama atılmış ve artık sürekli bunu kullanır olmuştum. Fakat, kış ayları geldiğinde bere ile kullanımı pek konforlu olmamaya başladı ve tekrar kulak içi olanı da kullanıma aldım. Fakat kısa süre sonra bozuldu, bu sefer neden bozulduğunu anlayamadım. Bunun üzerine soğuk havalarda kullanım için arkadaşlarımın da tavsiyesi ile Xiaomi Airdots aldım. İlk aldığım true wireless kulaklığa göre iyiydi, fakat zaman zaman bununla da bağlantı sorunları yaşadım. Hala çok memnun olmamakla birlikte bere takmak zorunda olduğum kış günlerinde kullanmaya devam ediyorum.
İki ay kadar önce serviste giderken araç gürültüsünü kesmesi için ve zaman zaman ofiste odaklanarak çalışmak istediğimde yardımcı olabileceğini düşündüğüm için aktif gürültü önleyici özelliği olan bir kulaklık almaya karar verdim. Bir arkadaşım yaklaşık bir yıl kadar önce Sony WH1000XM3 almıştı ve memnun olduğunu söylüyordu. Ben de biraz araştırma yaptım ve Bose QC35 2, Beats Solo Pro ve Beats Studio 3’ü de değerlendirerek ben de Sony WH1000XM3 aldım. Diğerlerini deneme fırsatı bulamadım fakat başka yorumlarda gürültü önleme özelliği diğerlerinden daha iyi olduğu söylendiği için Sony’i tercih ettim. Apple ekosisteminde birçok cihazım olduğu için Beats’e yakınlık hissediyordum, fakat onların gürültü önleme kabiliyetleri yorumlara göre Bose ve Sony’den geri kalıyordu.
Bir aylık kullanım deneyimimde son kulaklığımdan genel olarak memnunum. Diğerlerini kullanmadığım için maalesef bir karşılaştırma yapamayacağım ve sadece WH1000XM3’ü kendi şartlarımda günlük kullanmış birisi olarak gözlemlerimi aktaracağım. Sürekli servis kullanan birisi olarak otobüs gürültüsünü önemli ölçüde kestiğini aktarabilirim. Tamamen sessiz bir ortam oluşturduğunu söyleyemem fakat yolculukları daha az yorucu hale getirdiği muhakkak. Yolda yürürken caddeden geçen araç gürültülerini sadece tekerlek yuvarlanmaları seviyesine indirebilecek düzeyde bir filtreleme kabiliyeti var. Ofis ortamındaki sesleri de önemli ölçüde kesiyor fakat yakınınızda birisi yüksek sesle konuşuyorsa onu tamamen filtreleyemiyor. Bu söylediklerim müzik açmadan sadece gürültü engelleme özelliğini açtığınız durum için olan bilgiler. Eğer müzik açarsanız ve benim kadar az sesle dinleyen birisi değilseniz kesinlikle ortamdan izole hissedebilirsiniz. Sonuç olarak başka benzer kulaklık kullanmamış birisi olarak on üzerinden dokuz verdiğimi söyleyebilirim. Günlük yaşamımın her anında tamamen sessiz bir ortam elde edemiyorum, ama yaşam kalitemi artıracak kadar da iyi.
Kullanım ve konfor özelliklerine gelecek olursam bana göre en büyük konfor eksiği farklı cihaza bağlanmak için bağlı olduğu cihazdan bağlantıyı kesip tekrar yeni cihaza bağlamak gerekmesi. Durumu anlatmak için kurulan cümle bile yeterince rahatsız ediciyken işlemi yapmak günümüzde bu seviyede bir üründe bulunmasını istemeyeceğiniz kadar keyifsiz. Beats’ler Apple ekosisteminde olduğu için bu konuda çok daha iyi kullanıcı deneyimi sunuyordur diye tahmin ediyorum ve yorumlar da bu yönde. Bununla birlikte Bose da çoklu cihaz bağlanma özelliği sunuyor diye biliyorum. Kullanım konusunda bir diğer kötü diyebileceğim özellik ses ve parça kontrolü için fiziksel düğmeli tuşlar bulunmaması, bunun yerine dokunmatik bir yüzey olması. Bu özelliği estetik olarak hoş bulduğumu söylemeliyim, fakat otomobillerde de yaşadığım gibi kontrollerin sezgisel yapılması pek kolay olmuyor. Özellikle bazen ses kontrolü yapmak isterken elimin kayması sonucu sonraki veya önceki parçaya geçme gibi problemler yaşıyorum.Son olarak hoşuma giden birkaç özelliğe daha değinerek yazıyı tamamlamak istiyorum. WH1000XM3’ün malzeme kalitesinin ve hissiyatının tatmin edici olduğunu söylemeliyim. Kulakları kavrayan ve başınızın üstüne gelen yerdeki deri veya derimsi malzemenin ve genel olarak kullanılan plastiğin göze ve parmaklara hissettirdikleri keyif verici. Ayrıca, saklama kutusu ve kutu içinden çıkan kablo ve uçak bağlantı aparatı güzel detaylar. Bu tamamlayıcı elemanlar bildiğim kadarıyla Bose’de de var, fakat Beats’lerde olmayabilir. Sonuç olarak, ben ilk ay itibariyle Sony’den memnunum fakat değerlendirdiğim diğer kulaklıklardan birisini de tercih etmiş olsam muhtemelen yine memnun olurdum.